Selam, selam!

Bir süredir kaçaktım, Haluk Hoca yakaladı beni avane gezerken, geri getirdi. Herkese selamlar. Haluk Hoca'nın dediği gibi eski reklamcıyım (eskiyecek kadar kalmadık sektörde ama). Oturdum kitap yazıyorum şimdi. İstanbul'u bıraktım, İzmirli oldum geçen sene. Dolayısıyla, bir kapı daha var İzmir'de artık ekibe. Bekliyorum!

Yeni KLAN üyesi

Beyler, eskiden İstanbul'da reklamcılık yapan, eskiden beri motora binen bir dostumu ekledim. Kendisine merhaba diyelim. Yazılarını ve rutlara katılımını bekleyelim. Şimdi İzmir'de. İzmir'e doğru gitmemiz için bir neden daha... Selam Meriç!

-Son-

Biraz daha sonra...

Daha sonra

Sonra

Önce

Rapor veriyorum

:( Route 26'larımızın gözde mekanı 6.45, eskiden olduğu şeyin milisaniyesi bile değil artık.

Bir kere o sokak 'barlar sokağı' karikatürü olmuş.

Nevizade'nin bar versiyonu.

Yine de oturduk. Kaldırımda! Herkes sokakta çünkü. Bilin bakalım neden?

Neyse, Jack D. yoktu. J. Beam'e razı olalım dedik, ne mümkün! Öğrenci mi ne bir kıza anlatmaya çalışıyorduk bunun gibi şeyleri. Kız gitti. Daha deneyimli görünen bir erkek geldi. O da genç. Siz Jim Beam mi istiyorsunuz dedi. Evet ama Jack yok diye dedik. J. Beam bulayım ben dedi. Ne oldu böyle yav dedik. Bulunmuyor dedi. Bulunmayan sanırım Kaan. :(

bebek geri geldi!

Sevgili dostlar bugün itibariyle sarı motorumu geri almış bulunmaktayım. Hasretimin sona erdiğini belirtip, makineme yeniden kavuşmanın verdiği mutluluğu paylaşmak istedim...