31 Ağustos 2010
21 Ağustos 2010
By the time I get to Phoenix...
Aslında bir 'yol' öyküsü. Her dinlediğimde beni kötü yapıyor. Ve git gide, hep motorla hayal ediyorum bu öyküyü...
(Jimmy Webb'in bu unutulmaz bestesi 1968'de Glen Campbell'in sesinden hit olmuş. Yıllar içinde söylemeyen kalmamış. Webb ile Campbell'in 2010'da yayınlanan düeti bazılarınca beğenilmese bile, çok güzel...)
By the time I get to Phoenix she'll be rising
She'll find the note I left hangin' on her door
She'll laugh when she reads the part that says I'm leavin'
'Cause I've left that girl so many times before
By the time I make Albuquerque she'll be working
She'll prob'ly stop at lunch and give me a call
But she'll just hear that phone keep on ringin'
Off the wall that's all
By the time I make Oklahoma she'll be sleepin'
She'll turn softly and call my name out loud
And she'll cry just to think I'd really leave her
Tho' time and time I try to tell her so
She just didn't know I would really go.
17 Ağustos 2010
15 Ağustos 2010
8 Ağustos 2010
Only the lonely
Anahtarı çevirip bastın mı marşa, yürüyeceksin. Beklemeyeceksin kimseyi. Dilediğin zaman, dilediğin gibi, dilediğin yere doğru kendi başına akacaksın. Tek motor. Çok yol. Çok sapak. Durulacak bir sürü yer, yöre. Görülecek bir sürü grub. Şafak veya. Dilediğince. Kimseye hesap vermek gerekmeden. Plan bile yapmadan pek. Hadi, hadi. Şimdi mi şimdi. Sola? Sola. Sağa? Sağa. Yol cümlemizden gidici. Gidilesi.
6 Ağustos 2010
2 Ağustos 2010
Route 66 - USA tabii
Irish 66'ers Route 66 macerasının blogu:
http://brianokane.wordpress.com/
Biz niye yapamıyoruz? Diyelim ki paramız çıkışmıyor vs.
Gelin Kars - Çeşme yapalım. Ve belgeselini çeksinler. Örneğin Selim'in bağlantılı olduğu bir grup.
Kim bilir ne keyif olur.
Ama bizde organize olma sorunu var. Belki küçük bir grup. 3 veya 4 motor. Ani teklif, kesin netice. Gidelim, gidelim. Şu gün, o gün. Vesaire.
Bunu düşüneyim. Düşünelim.